18 Ocak 2012 Çarşamba

Bir Devlet Geleneği olarak "Cinayet"

1915 Ermeni Soykırımı'nda, 38 Dersim Katliam'ında, 6-7 Eylül 1955 olaylarında, 1977'de 1 Mayıs Katliamı'nda, 1978 Maraş – 1980 Çorum Katliamlarında, Diyarbakır Cezaevi'nde, 1993 Sivas Katliamı'nda, 2000 yılı "Hayata Dönüş" isimli operasyonda, Uğur Kaymaz'ın 12 yaşındayken 13 kurşunla öldürülmesinde, Ceylan Önkol'un 14'ünde bombalanmasında, 2011'de Uludere'de 35 köylünün Türk Savaş Uçaklarıyla bombalanmalarında... olduğu gibi Hrant Dink Davası'nda da gelenek değişmedi. “Türkiye Cumhuriyeti Devleti”, hükümetiyle, yargısıyla, istihbaratıyla, ordusuyla, emniyetiyle... katilleri korumaya devam etti.

"Hrant Dink cinayeti davası, beş yılın ardından 25. duruşmada karara bağlandı. Örgüt suçundan tüm sanıklar beraat ederken, Yasin Hayal müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Tuncel ise, Dink cinayetinden beraat ederken, Mc Donald's bombalamasından ceza aldı ancak tahliye edildi." – Bianet, 18 Ocak 2011

"Cezadan çok beraat kararı çıktı – Dink davası hüsranla bitti. Mahkeme 'örgüt yok' dedi, 'büyük abi' Tuncel ceza bile almadı. Savcı karara itiraz etti." – Radikal, 18 Ocak 2011

Hrant Dink’in avukatlarından sevgili Fethiye Çetin’in dava sonrasında yaptığı açıklama metninden:

“Arat Dink, bizimle dalga geçtiler demişti. Meğer dalganın en büyüğünü en sona saklamışlar. Meğer, Hrant Dink cinayeti, Pelitli’deki birkaç kendini bilmez tarafından işlenmiş. Bu kadarını beklemiyorduk."
...
"Bu gelenek devam ediyor. Bugün bu kararla bir daha tescil ettiler. Bu devletin katil, halkını bombalayan, imhacı, suikastçı, katliamcı, kundakçı gibi sıfatlarla yan yana alınmasından ve bu sıfatlarla birlikte telaffuz edilmesinden çok rahatsız olanlar, devleti bu sıfatlardan arındırmak için hiçbir çaba sarf etmediler, ellerindeki fırsatı da ellerinin tersiyle ittiler. Kanlı ve acılı tarih ve bu tarihi yaratan gelenek de yüzleşmek, arınmak ve böylece yeni cinayetlere bir daha asla diyebilmek ve yüzleşebilmek için bu dava eşsiz bir fırsattı ama onlar bu fırsatı kullanmadılar ve kullanmak da istemediler."
"Daha düne kadar devletin ötekisi olmak ve hedefi olanlar, yani bugünün egemenleri, bugünün siyasileri, bugün kendilerini ötekileştiren gelenekle ittifak kurmuş görünüyor ama bilsinler ki bu ittifakları geçicidir, devlet dönüşmediği sürece geçicidir. Bu gelenek önce geçici müttefiklerini yiyerek, yok ederek yoluna devam etmiştir. Bugün bu kararla cinayet tetikçilerinin yargılandığı dosyanın ilk safhası kapandı ama bu dava bitmedi. Biten bir komedi dosyasıdır. Bizim için bu dava yeni başlıyor. Gideceğimiz pek çok yol ve kullanacağımız çok sayıda alan var. Bunların her birini büyük bir kararlılıkla kullanacağız. Karanlıkların sorgulanması, faillerin yargılanması ve bu dava biz ’bitti’ diyene kadar devam edecek." 

Hiç yorum yok: